28 Kasım 2010 Pazar

BODRUM’DA MUHAKKİK SORUNU

Müfettişin olmadığı durumlarda sorguyu yapan kişiye “Muhakkik” deniyor.  İlimizde, yeterli müfettiş olmadığından, muhakkik uygulamasına sık başvurulmaktadır. Okul müdürleri aslında muhakkik olmayı istemiyorlar.  Muhakkiklik, durduk yerde birileriyle aranızın açılmasına neden olur. Yüz yüze bakan insanların birbirini soruşturması sorunları büyütmektedir. İdari soruşturmalar, kesin olarak müfettişlerin yapması gereken bir iştir.

Müfettişler sorgulama eğitimi almıştır. Müfettiş yansız olacaktır. Bölge insanı ile tanış olmayacaktır. Soruşturmayı yaparken herkese aynı uzaklıkta duracaktır. İşi bittiğinde de bölge ile ilişkisi kesilecektir.

Sorgu işi, muhakkikler eli ile yürütülünce durum böyle olmuyor. Küçük bir ilçe düşünün: İşte Bodrum. Muhakkik soruşturmaları yüzünden Bodrum’da huzur kalmadı. Öğretmenler tedirgin, yapılan soruşturmalara güven duyulmuyor.

Bodrum’da müdürler birbirini tanıyor. Müdür toplantılarında, yemeklerde bir araya geliyorlar, dostluk, arkadaşlık yapıyorlar, üst amirle iyi ilişki içinde olmak istiyorlar.

Bodrum’un birçok okulunda müdürle öğretmenler arasında sorun yaşanmaktadır. Her okulda sorun olabilir. Bodrum’daki olayların farkı, sorunların çözümüne ilişkin güvenin kaybedilmiş olmasıdır. Muhakkik uygulaması Bodrum’da doğru yapılamamakta, sorunları artırmaktadır.

Muhakkikler tarafından bu güne kadar 5 üyemiz sürgün edildi. Öğretmenle müdür arasında sorun çıktığında, kendisi de müdür olan muhakkik, müdür olan arkadaşını koruyor. Suçlu müdür de olsa sürülen öğretmenler oluyor.

Müdürü sürmek zor… Sürülen müdüre yeni bir müdürlük gerekir. Müdürlük kadroları doludur. Yapılması gereken şey, müdürü, müdürlükten alıp öğretmenliğe vermektir. Muhakkikler genellikle bu yolu tercih etmezler. Müdürü cezalandırmak, müdürler dayanışmasını bozar. Gözdağı verilmesi gereken kişi her zaman öğretmenler olur. Öğretmen, müdüre tam itaat etmelidir. Müdür yanlış yapabilir. Öğretmen yanlışları görmemelidir. Sesini çıkaran öğretmen, çalışma ortamının huzurunu bozmakla suçlanır.

Bodrum’da muhakkik korsusu öğretmenleri baskı altına almıştır. Muhakkik sorgusu, öğretmeni kuşatan korku çemberine dönüşmüştür. Hak arayan öğretmen kendini bu çemberin içinde bulur. Birçok okul müdürü muhakkik olmak istemediğinden, üst amire en yakın müdürler muhakkiklik ile görevlendirilmektedir.

Çembere alınan öğretmenin suçu, yalnızca bir konuya itiraz etmek olabilir. Müdürler eleştiriyi kabul etmek istemezler. Eleştiriyi yapan başka sendikanın üyesiyse daha tepkili olurlar.

Bodrum’da,  öğretmeni muhakkike teslim etmek, kuzuyu kurda teslim etmektir. Birbirinin arkadaşı olan müdürler, birbirinin muhakkiki olur. Şikâyetçi öğretmen neyin içinde olduğunu fark edemez.

Haklıyken sürülmek, öğretmenlerde yılgınlık yaratmaktadır. Sürgün kararı, Bodrum’da kolay verilen bir karar olmuştur.  Soruşturma sürecinin kötü yönetilmesi devlete, adalete olan güveni sarsmaktadır.

Suçsuzken, suçlu konumuna itilmek, sürgünle cezalandırılmak, hak arama girişimlerini dağıtma çabasıdır. Kimse hak arayamadığında güven içinde yaşayan bir toplum olamayacağımız unutulmamalıdır.

Sendikamız, Bodrum’da muhakkik sorgulamalarının adalet içinde yürütülmediğini sürekli dile getiriyor. İlimizde yeterli müfettiş olmayabilir. Bodrum’da yaşanan idari soruşturmalarda adalet duygusunun yeniden oluşturulması zorunlu hale gelmiştir. Bodrum’da en azından bir süre muhakkik sorgulamalarından vazgeçilmelidir. Soruşturmalar müfettişler tarafından yapılmalı, Bodrum’daki müdürler dayanışması dağıtılmalıdır. Bu güne kadar hangi müdürlerin sık sık muhakkik yapıldığı araştırılmalıdır. Bu yapılmadığı sürece Bodrum İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yaptığı soruşturmalara güven duyulmayacaktır.

Soruşturmalara, müfettiş istememizin nedeni, adalet arayışımızdandır. Devletin görevi, adalet üzerindeki kuşkuları ortadan kaldırmak olmalıdır. Yanlı soruşturma yürüten muhakkiklerden hesap sorulmalıdır.

5 öğretmenimizin hayatı, muhakkik soruşturmaları yüzünden alt üst oldu. Sürgünlerin yarattığı korku, hak arayan öğretmenleri yıldırmaya devam etmektedir. Hak aramak, haksızlığı bildirmek suç değildir. Yöneticilerin görevi hak arama duygusunu çökertmek değil, geliştirmek olmadır.

Bizler öğretmeniz, hak arayan bir nesil yetiştirmek istiyoruz. Ülkemizin mutluluğu, adaletin korunması buna bağlıdır. Öğretmenin hak arayamadığı bir yerde, hakkını arayan bir toplum yaratmak mümkün değildir.

Bodrum Eğitim Sen Temsilciliği

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder